Melinda French Gates, kızları Jennifer Gates Nassar ve Phoebe Gates ile birlikte, teknoloji dünyasının en etkili aile ofislerinden biri olarak bilinen Iconiq’in sosyal etki kolu Iconiq impact üzerinden yeni bir ortak fonun kuruluşuna öncülük etti. 29 Eylül 2025’te New York’ta, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 80’inci oturumu öncesinde yapılan buluşmada duyurulan girişim, women’s health co-lab adıyla 100 milyon dolarlık hedefe sahip.
Koalisyonun çerçevesi, toplamda 15 bağışçı aileyi bir araya getiriyor. Duyurunun yapıldığı toplantıya kadın hakları ve sağlık alanında bilinen aktivist isimlerin ve sivil toplum temsilcilerinin de katıldığı belirtiliyor. Amaç, kadın sağlığına ilişkin en kırılgan üç alanda aynı anda ilerleme sağlamak.
Üç kritik başlık: Anne sağlığı, üreme sağlığı, şiddet
Fonun odak alanları açık şekilde tanımlandı: anne sağlığı, cinsel ve üreme sağlığı ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet. Girişim, bu başlıkları ayrı ayrı “proje dosyaları” gibi ele almak yerine, birbirine bağlı bir sorunlar zinciri olarak değerlendiriyor. Bu yaklaşım, sahadaki kuruluşların hem sağlık hizmeti sunumunda hem de koruma ve erişim mekanizmalarında daha bütünlüklü çözümler geliştirmesini hedefliyor.
“Eşitliğin yolu kadın sağlığını ihmal eden bir dünyadan geçmiyor”
Melinda French Gates, kadınların güçlenmesinin önündeki engelleri yıllardır izlediğini vurgulayarak, kadın sağlığının ihmal edildiği bir dünyada eşitliğin mümkün olmayacağı mesajını öne çıkarıyor. Gates’e göre çözümler biliniyor; asıl ihtiyaç, bu çözümlerin ölçeklenebilmesi için yeterli ve esnek finansman sağlanması.
Fonun mimarisi: Kısıtsız hibe ve üç yıllık ufuk
Women’s health co-lab’in hedef büyüklüğü 100 milyon dolar olarak ilan edildi. İlk aşamada 70 milyon doların üzerinde taahhütle yola çıkıldığı, hedefin tamamlanması için 30 milyon dolar ek kaynak toplanmasının amaçlandığı ifade ediliyor. Fon, 22 kuruluşa üç yıl boyunca kısıtsız hibe sağlayacak şekilde tasarlandı.
Bu tasarımın iki iddiası var: Birincisi, sahadaki kuruluşların “dar proje kalıpları” yerine ihtiyaç duydukları alanlara hızla kaynak yönlendirebilmesi. İkincisi, üç yıllık görünürlük sayesinde kurumların personel, altyapı ve yerel ortaklıklar gibi uzun vadeli kapasite yatırımlarını daha rahat planlayabilmesi.
Seçili destek alanlar: Sağlık sistemi, erişim ve koruyucu politika
Program kapsamında desteklenecek kuruluşlar arasında every mother counts, americans for contraception ve ujamaa africa gibi örnekler yer alıyor. Bu liste, fonun yalnızca klinik hizmetleri değil; erişim, savunuculuk, politika güçlendirme ve toplumsal normlarla mücadele gibi farklı katmanları da hedeflediğini gösteriyor.
Ortak bağış modeli: Hız ve ölçek arayışı
Iconiq impact’in yaklaşımı, büyük bağışçıların tek tek büyük ekipler kurmak zorunda kalmadan, ortak bir çatı altında birlikte fonlama yapmasını öne çıkarıyor. Modelin savı, karar verme yükünü azaltıp bağış hızını artırmak ve sahadaki aktörlere daha “güven temelli” bir finansman sunmak.
Ekonomik gerekçe: Şiddetin maliyeti ağır, yatırım yetersiz
Girişim, kadın sağlığına yatırımın yalnızca insani bir sorumluluk değil, aynı zamanda ekonomik istikrarın da ana girdilerinden biri olduğu tezini öne çıkarıyor. Toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin ekonomiler üzerinde ciddi maliyetler ürettiği vurgulanırken, bu alana yönelen finansmanın sınırlı kaldığına dikkat çekiliyor.
Başarı testi: Üç yılın sonunda ne değişecek
Women’s health co-lab’in performansı, sağlanan kısıtsız hibelerin sahada gerçekten hız ve etki üretip üretmediğiyle ölçülecek. Üç yıl sonunda asıl kritik çıktı, 22 kuruluşun kalıcı kapasite artışı sağlayıp sağlayamadığı ve bu modelin başka bağışçıları da aynı çerçeveye çekip çekemediği olacak. Programın verdiği mesaj net: Kadın sağlığında gerçek ilerleme, kısa vadeli kampanyalarla değil; uzun vadeli, esnek ve sahaya güvenen finansman mimarisiyle mümkün.